‘De ki hiç bilenle bilmeyen bir olur mu? Zümer 39/9’.Kutsal kitabımız muhteşem bir kaynaktır,içinde ki bilgiler,öğütlenenler tüm insanlığa yol göstericidir.Yüce Allah Cebrail Aleyhisselam aracılığıyla vahiy ettiği öğütlerde bile ‘Hiç bilenle bilmeyen bir olur mu’ diyor.İşte bu insanoğluna muhteşem bir öğüttür,insanoğlu okur ve kendini geliştirirse Allah katında bile ayrı sınıflandırılıyor.Keza bizim kutsal kitabımız ‘Oku’ emriyle başlar,bu dünya hayatı ancak okuyarak,
kendini geliştirerek başarılı olunabilecek bir yerdir.Şansı ve İlahi korumayı gösteren Jüpiter gezegenini hayatımızda çalıştırmanın tek yolu inançlı olmak,öğrenip kendimizi geliştirmek ve öğrendiklerimizle başkalarına ışık tutmaktır.Cehalet ve öğrenmemek kara veba gibidir ve haritada Satürn gezegenini çalıştırır,peki Satürn neyi temsil eder?Hastalık,sefalet, yoksulluk,şanssızlık,inançsızlık..Yani inançlı olup,ilim öğrenip kendini geliştiren Jüpiter’ini çalıştırıp İlahi koruma altında olurken,cehaleti ve öğrenmemeyi seçenler İlahi korumadan yoksun ve zorluklar içinde yaşarlar.Yani ‘Hiç bilenle bilmeyen bir olur mu?’..Öğrenmekten resmi eğitim yada okul gibi şeyleri anlamayın ilim heryerdedir,marangozlukta bir ilimdir,bitkileri tanımakta bir ilimdir..Dünyada ki ilim bir okyanustur kişi bu okyanusta ne kadar fazla ilime vakıf olursa Yaratıcının gözünde de o kadar değerlenir ve İlahi sistemin koruma görevini üstlenmiş Jüpiter haritasında çalışmaya başlar,bolluk ve bereket ile kutsanır.Bu nedenle eski Hindistan’da gezegenlerin hangi insan sınıfını temsil ettiğine baktığımızda bir gerçekle karşılaşırız.Bilginin temsilcisi Jüpiter brahmanları yani aydın kesim olan din adamlarını temsil ederken,cehaletin temsilcisi olan Satürn toplumun en düşük ve değersiz kastı olan ayak işleri yapan Sudralara ithaf edilmiştir.Tabiki durum böyle olacaktır,’Hiç bilenle bilmeyen bir olur mu?’ © Kadim Astroloji Analisti Erdem
0 $type={blogger}: