24 Nisan 2025 Perşembe

Dünya Üzerindeki En Güçlü 'Korunma' Yöntemi

 


Yüce Allah, Kur’an’da arz sınavında yaşayacağımız bütün imtihanları, zorlukları ‘eksiksiz’ (En’am 38) bir şekilde bize açıkladı ve dedi ki; Bakara 155 ‘’Andolsun, biz sizi korku, açlık ve bir parça mallardan, canlardan ve ürünlerden eksiltmekle imtihan edeceğiz. Sabredenleri müjdele!’’.. ‘Sabır’ bu arz sınavında çok önemliydi.. Yüce Rahman bu zorlu sınavda ‘sadece iman etmenin’ kişiyi sınanmadan kurtaramayacağını söyledi; Ankebut 2 ‘’İnsanlar, (sadece) "İman ettik" diyerek, sınanmadan bırakılacaklarını mı sandılar?’’. Arz üzerinde yaşanan çok zorlu bir sınav, çünkü sınavın sonucunda insanlar ve cinler için bu ‘aşağıların aşağısından’(Tin 4-5) kurtulup üst boyutlara yani hak boyutlara erişim imkanı var.. Yüce Rahman ‘sınavın dozu’ hakkında önceden Hakk boyutlaraimkan kazanmış olanları örnek vererek bize şöyle dedi; Bakara 214 ‘’Yoksa sizden önce gelip-geçenlerin hali başınıza gelmeden cennete gireceğinizi mi sandınız? Onlara öyle bir yoksulluk, öyle dayanılmaz bir zorluk çattı ve öylesine sarsıldılar ki, sonunda elçi, beraberindeki mü’minlerle; "Allah’ın yardımı ne zaman?" diyordu. Dikkat edin.Şüphesiz Allah’ın yardımı pek yakındır.’’.. Ve Yüce Allah bize Hakk boyutlara girebilmek için 2 ana şart koydu; Allah yolunda ‘çabalamak’ ve ‘sabretmek’, Muhammed 31 ‘’Andolsun, Biz sizden mücahid olanları ve sabredenleri bilinceye kadar, sizi sınayacağız ve haberlerinizi de sınayacağız.’’ Sınav zorluydu ve çetindi.. Ama rahmeti bol olan Yüce Rahman 114 sureden oluşan Kur’an’ın son 2 suresinde bize tüm bu musibetlerden ‘korunma kodlarını’ verdi. Bu 2 korunma suresinin adı Felak ve Nas. Felak suresinde O’naYarattıklarının şerrinden’(Felak 2) sana sığınırız dedik, yaratılan herşeyden(insan-cin-hayvan-doğa) bu şekilde ‘korunmamızı’ sağladı.. Nas suresinde iseSinsi vesvesecinin şerrinden’ sana sığınırız’(Nas 4) dedik, sistemde ‘vesveseye’ kapılıp şeytanlaşmış olan ne varsa(insan-cin-hayvan) bu şekilde onlardan korunduk ve okudukça da korunmaya devam edeceğiz.. Yani demem o ki ‘Türkçe anlamını bilerek’ yani ne söylediğinizin ‘farkında’ olarak Felak ve Nas okumak iyidir, arzdaki ‘ateşten’(her türlü musibetten) korunmanızı sağlar..

.

.

©Kadim Astroloji Analisti-Erdem Çalışkan


22 Nisan 2025 Salı

Bedenin Senin Hayat Yoldaşın..

 

Biz bu ‘beden’ değiliz, beden sadece bu boyutu ‘deneyimlememizi’ sağlayan bir ‘araç’.. Biz bu bedenin içinde, anahata(kalp çakrası) çakranın sol tarafında(hrid chakra) konumlanmış küçücük bir ışık parçasıyız(can, öz).. Bu ‘beden’ bize bu boyutta sınava girmemiz için verilen ve kıyamet günündede verdiğimiz sınavın sonuçlarını alacağımız bir sınavın ‘aracısı’.. O zaman bu beden bize bir hediye! Çünkü sınava girebilmemizi sağlıyor! Gittikçe karanlığa gömülen insanlığın çoğunluğu bunun farkında değil maalesef(En’am 116).. Çok sevdiğim Bilge Shri Ravi Shankar şöyle diyor; ‘’Gerçek hayat yoldaşın kim? Annen mi? Baban mı? Karın mı? Kocan mı? Oğlun mu? Kızın mı? Arkadaşların mı? Hiçbiri değil! Senin tek hayat yoldaşın ‘bedenin’.. Çünkü bir kere bedenin çalışmayı durdurdu mu, bu söylediğim kimselerin hiçbiri sana cevap veremez, sana ulaşamaz, sana yardım edemez.. Sen ve bedenin doğumdan ölüme kadar hep birliktesiniz, hiç ayrılmadınız.. Bedenine harcaman gereken bütün çaba sadece ve sadece senin sorumluluğun ve bedenine ne yaparsan dönüşünü kesinlikle alırsın. Sen bedeninle ne kadar ilgilenir onun ne kadar iyi olmasına çabalarsan, bedenin de o kadar senin iyi olmana çalışır. Ne yediğin, sağlıklı kalmak için yaptığın egzersiz, stresle nasıl başa çıktığın, bedenine dinlenmesi için ne kadar zaman verdiğin, bunların hepsi bedeninin sana vereceği cevabı-karşılığı belirler.. Unutma bedenin senin için tek kalıcı ‘adres’, tek yaşam yerin.. Ve bedenini kimse seninle paylaşamaz.. O zaman bedeninin tek sorumluluğu da ‘senin’, bedeninden sadece ‘sen’ sorumlusun. Neden? Çünkü bedeninin tek ‘hayat yoldaşı’ sensin.. Bedenine her daim emek harca, zinde kalmasını sağla. Para gelir ve gider. Ailen, eşin, akrabaların ve arkadaşların sonsuza kadar kalamazlar. Sadece şunu bil ‘gerçek hayat yoldaşına’(bedenine) senden başka yardım edebilecek biri yok. Bu nedenle bedenin için şunları her zaman tatbik et;

Pranayama(Nefes Teknikleri): Ciğerlerin için

Meditasyon: Zihnin için

Yoga: Bedenin için

Düzenli yürüyüş: Kalbin için

Kaliteli yiyecekler: Bağırsakların için

İyi düşünceler: Ruhun için

İyi karmalar(iyi ameller): İnsanlık için‘’

.

.

©Kadim Astroloji Analisti - Erdem Çalışkan

15 Nisan 2025 Salı

Uyumadan Önce Neyle Meşgul Olduğuna Bak..



Vedik gelenekte önem verilen bir konu var; ‘Yatmadan önce, okuduğun, izlediğin, dinlediğin her neyse onun bilgisi bünyende sindirilir ve ertesi gün zihninde ve ruhunda kalıcı hale gelir!’.. Günümüz insanlığının çoğunluğu ise şu an televizyondan ya da internetten bir şey izlerken-dinlerken uyuyor.. Yatmadan önce izlediklerinin ve dinlediklerinin bilgisinin ‘ruhunda’ ve ‘zihninde’ yerleşeceğini bilmeden yapıyor bunu insanlık.. Örneğin gece haberlerinde türlü türlü kötü haberleri dinleyip uyuyor insanlığın çoğunluğu.. Ya da yatmadan önce internette izlediklerinin ‘ruhunda’ kalıcı olacağını bilmeden izliyor.. Bu özelliğin iyi kullanılma hali ise şu; Kişi öğrenciyse hangi bilgiyi sindirip öğrenmek istiyorsa yatmadan önce o konuyu çalışıp yatarsa, gün içindeki çalışmasından birkaç kat daha fazla verim alır.. Çünkü kural şu ‘Yatmadan önce okuduğun, izlediğin, dinlediğin her neyse onun bilgisi ruhunda sindirilir ve ertesi gün bünyende kalıcı hale gelir!’.. Örneğin yatmadan önce Kur’an’ı anlayarak(Türkçesini) okumak, kişinin Kur’an’ın bilgisini sindirip, öğrenmesine neden olur.. Bunu düzenli yapması her geçen gün kişinin spiritüel yolda ilerlemesini sağlar.. Neyin bilgisinin ruhunuzda kalıcı olmasını istiyorsanız uykudan önce onu tatbik edin ya da öğrenin.. Her ne şartta olursa olsun, yatmadan önce güzel şeyler okumak, dinlemek, izlemek gerekiyor, çünkü bunların vedik geleneğe göre kişinin ruhuna ve zihnine ‘yerleşmesi’ kaçınılmaz..Peki neden? Çünkü uyku çok özel bir ‘hâl’, kişi uyuduğunda ruhu üst boyutlara geçiyor ve öğrendiklerini de ‘yanında’ yukarı taşıyor.. Rumi bitirsin; ‘’Dünya, görünüşte geniş, hakikatte dardır, uyku da bu darlıktan kurtulmaya benzer. Hamam kızıştı, ısındı mı daralırsın, için sıkılır. Oysaki hamam geniştir, uzundur. O hararetten sana dar gelir, ruhun sıkılır, usanırsın. Yahut ta mesela dar bir ayakkabı giyersin de geniş bir ovada yürürsün. Fakat o geniş ova, sana öyle daralır ki.. O ova, o sahra sana âdeta zindan kesilir. Uyuman, o dar ayakkabıyı çıkarmana benzer. Uykuda bir müddet ruhun, bedenden kurtulur. Azizim, uyku, Allah velilerinin malı, mülküdür.. Dünyadaki Ashab-ı Kehf gibi!’’ .

©Kadim Astroloji Analisti - Erdem Çalışkan