24 Ekim 2017 Salı

İkizler ve Oğlak
İş dünyası denildiğinde akla iki tane burç gelir İkizler ve Oğlak.Bu iki burç da iş hayatında en önemli yerleri işgal ederler.İkizler kurnaz,meraklı,hızlı bir zihne sahiptir,açıkgöz,iyi hesap yapan,işlerin getirisini önceden tahmin edebilen bir yapıdadır,konuşma yeteneğini kullanarak ikna edemeyeceği çok az insan vardır,konuşma yeteneği sayesinde ne iş yaparsa yapsın istediğini karşısında ki insana yaptırır.Oğlak ise bambaşka bir yapıdadır.Oğlak'ın iş hayatında ana düsturu disiplindir,söz konusu çalışma hayatı olunca sınırsız çalışır,tüm gücünü harcar,tecrübelerinden faydalanır,çok hırslıdır çalışma hayatında istediğini elde edene kadar herşeyi yapar zaman zaman bu konuda zalimliğe bile kaçabilir,engel tanımaz.İkizlerin yöneticisi Merkür,Oğlak burcunun yöneticisi ise Satürndür.Merkür olayları daha hafife alan kurnaz bir yapıdayken,Satürn ciddiyetin ve disiplinin doruklarında bir gezegendir.Bu sebepten İkizler burçlarının iş stratejisi daha esnek,dolambaçlı,kurnaz yollardan geçerken,Oğlak burcunun iş stratejisi tamamen ciddiyet,sıkı çalışma ve disiplin içerir.İki burçta iş hayatında kendi stratejilerine göre üst konumlara çıkmayı başarırlar.Bir şeyi elde etmenin her zaman birden fazla yolu vardır,asıl konu hangi yolun size hizmet ettiğini bulmaktan geçer.
© Kadim Astroloji Analisti Erdem

23 Ekim 2017 Pazartesi

Kendini Bilmek
İnsan kendini tanımadığı sürece başkalarını tanısa ne olur?İnsan kendini anlamadığı sürece başkalarını anlamaya çalışsa ne çıkar?Kişi kendine faydalı olabildiği sürece başkalarına da faydalı olabilir,Astroloji kişinin kendini tanıması adına yolunda ki derin karanlığı aydınlatan bir ilimdir,kişi kendini tanımadığı sürece dünyayı da tanıyamaz ve kafasında şekillendiremez. Şöyle düşünün elinizde muhteşem görünen bir makina var ama bu makinanın nasıl kullanılacağını ve ne işe yaradığını bimiyorsunuz o zaman bu muhteşem görünümlü makinanın size bir faydası olur mu?Tabiki olmaz,insan da böyledir işte,muhteşem özelliklerle donatılmıştır ama kendini tanıyamadığı için insanda olan bütün bu güzel özellikler heba olur.Özellikle ezoterizm ve astroloji insanın bu mükemmel doğası üzerine odaklanmıştır ve bir kişinin neler yapabileceğini ve ne gibi bir kapasitesi olduğunu bu ilimler sayesinde anlarız.Astroloji doğayla ve evrenle uyum halinde olan bir ilimdir,kişinin kendini tanıma evresi önce doğayı tanıyarak başlar,evrenin doğasının bir parçası olan yıldızlar ise ona yol gösterir..
© Kadim Astroloji Analisti Erdem

20 Ekim 2017 Cuma

Evrenin Müziği
Ses çok önemlidir.Ses sizi iyileştirebilir yada hasta edebilir,o derece güçlüdür.Her gezegenin notaları vardır ve bu notalara göre yapılan şarkılar insana mutlulukta verebilir,içinde ki öfkeyi de tetikleyebilir.Zamanımızın şarkıları daha çok Marsın etkisi altındadır.Zamane şarkılarının müzikleri sürekli bas ve hızlı vuruşlar ihtiva eder,bu şarkılar kişiyi şevklendirir,öfkelendirir, harekete geçirir,huzur bulmasına imkan vermez,zaten amaç da budur.Örneğin bir alışveriş merkezine girdiğinizde arka planda sürekli hızlı,baskı kuran müziklerin çalması bundandır,bu müzikler sizi satın almak için 'harekete geçirir'(Mars),çünkü Marsın tonunda olan bu şarkılar Marsın başlıca konuları olan hırs,şevk,hareketten başka bir şey empoze etmez dinleyen insana.Müzik insanları yönetmek için bir çok alanda kullanılır.İyi bir müziğin ise hastalıklar üzerinde iyileştirici etkisi olduğu bilim tarafından kanıtlanmıştır.Müzik iyileştirebiliyorsa aynı zamanda hasta da edebilmektedir,zamanımızın Marsın tonunda olan müzikleri insanın iç huzurunu yerle bir eder,sürekli dinlendiğinde kişi öfkeli,toleranssız ve fevri biri olur,zaten toplumda bunun bir çok örneğini görebilirsiniz.Peki iyi müzik nedir?Jüpiter ve Venüs notalarının baskın olduğu müziktir bu.Bizim Türk Sanat Müziğimiz,Türk Halk Müziği,orta çağ klasik müziği iyi,kaliteli ve iyileştiren müziklere örnektir.Özellikle ortaçağ bestecileri, notalar,gezegenler,harfler ve evrenin enerjilerinin arasında ki bağlantıyı biliyorlardı,bizim İslam kültüründe ebced ilmi dediğimiz ilimle bestelerini yapmışlardır ve sesin insanın üzerinde ki etkisinin yadsınamayacak kadar büyük olduğunu farketmişlerdi. Klasik dönem müziği tamamen ruhu iyileştirmeye yöneliktir Maalesef bizim çağımızın müziği en az çağımız kadar yapaydır ve insan ruhuna zararlıdır.Geçmişte ki insanlar evrenin dengesinin bizden daha farkındaydılar ve müziklerini bile evrenle ve insan ruhuyla uyumlu yapmışlardı,bu yüzden eski müzikleri dinlemekten kaçmayın,Türk Sanat Müziği,Türk Halk Müziği,Eski Türk Şaman Müzikleri,Çin Medeniyetinin eski halk şarkıları,Hintlilerin Eski Şarkıları,Latin Amerika yerel şarkıları,Klasik Avrupa Ortaçağ dönemi şarkıları ses tonu ve yapım şekli nedeniyle insan kimyasını iyileştirirler,önümüzde ki yeni dünya ne kadar yapaylaşmışsa,eski dünya da bir o kadar saf gerçek ve iyileştiricidir.
© Kadim Astroloji Analisti Erdem

19 Ekim 2017 Perşembe

Özgürlük Bağımlıları
İkizler,Yay,Kova burçları için evlenip düzenli hayata geçmek diğer burçlara göre çok daha zordur.Çünkü bu burçların mensupları özgürlüklerine çok düşkün olurlar,rutinden nefret ederler,düzenli hayat ve sürekli aynı aktiviteleri yapmak onlara itici gelir.ikizler,Yay,Kova burçlarının mensupları özgürlüklerine çok düşkün oldukları için düzenli bir ilişkide yada evlilik hayatında özgürlüklerini kaybetmekten korkarlar,ancak evlenecekleri kişinin onlara yeteri kadar özgürlüğü sağlayacağına ikna olurlarsa evliliği kabul ederler.İkizler, Yay, Kova burçları için evlenecekleri kişinin duygusal değilde entelektüel ve bilgili biri olması gereklidir,bu kişiler romantizm yerine partnerleriyle sohbet edebilmekten ve zihinsel alanda paylaşım yapmaktan haz alırlar.Bu burçların mensupları çok hareketli ve sosyaldirler,ağırkanlı ve değişiklikten hoşlanmayan biriyle uyumlu bir ilişki kurmaları mümkün değildir.Duygu değil mantık ararlar,aşk ilişkilerini bir zaruret olarak görmezler ancak ilişkileri hayatlarına entegre olabiliyorsa ve bir engel oluşturmuyorsa hayatlarına kabul ederler.İkizler,Yay,Kova burçları sıralamada önce özgürlük,sonrasında ise aşk gelir.
© Kadim Astroloji Analisti Erdem

14 Ekim 2017 Cumartesi

Bilgelik
Her insan hayatında belli bir alanda tecrübe sahibi olur.Bir kişinin birden çok alanda tecrübe sahibi olması ise çok farklı bir konudur.İnsan doğası gereği herşeyi öğrenemez ve her alanda tecrübe sahibi olamaz,Bu aşamada ise danışman faktörü devreye girer.Bu danışmanlar bilge kişiler olurlar ve ruhsal kuvvetleriyle bilge kişiliklerini birleştirmiş insanlardır.Örneğin kızılderililerin kabile şefleri,romanın senatosu,eski türk kabilelerinin şamanları,budistlerin rahipleri akil adamlar ve danışmanlar olarak görev görmüşlerdir.Bir kişinin danışılabilecek bir nitelikte olması kişinin doğum haritasında Jüpiterinin güçlü yerleşmesi gerekir.Doğum haritasında Jüpiteri güçlü yerleşmiş kişi ruhsallığı ve bilgeliği bir potada eritebilen bir kişi olur,çok zengin bir bilgi haznesi vardır ve tavsiyeleri akıllıcadır.Jüpiteri güçlü yerleşmiş biri bir çok konuyla ilgilenir,kendini geliştirmeyi bir yaşam görevi olarak görür,bilgiyi kendi içinde toplar ve çevresine,topluma yararlı olmaya çalışır.Burada bilgi Merkürün topladığı tarzda safi bilgi değildir,Jüpiterin bilgeliği ruhsal kaynaklı,inanç ve evrenin düzeni gibi konularla iç içe bir bilgeliktir.Bu dünyada olduğumuza göre bu dünyanın bir sistemi,kural sistematiği olmalı değil mi?İşte Jüpiteri güçlü olan kişiler içlerine bu ilahi düzenle ilgili bilgeliği akıtırlar ve çevrelerindekiler için bilge bir danışman olurlar.İnsanın her konuya vakıf olması mümkün değil,bir bilgeye danışmak her zaman için yol göstericidir.
© Kadim Astroloji Analisti Erdem

11 Ekim 2017 Çarşamba

Doğum Haritası
Dünya üzerinde ki her öğenin astrolojik doğum haritası vardır ve bu harita öğenin ilk ortaya çıkış anına göre düzenlenir.Bu bir insansa dünyaya geldiği tarih ve saatte astroloji haritası oluşur ama astroloji haritası sadece insana özel bir şey değildir.Örneğin ticari bir iş kurdunuz,bu işinde doğum haritası vardır,işin doğum haritası işin kurulduğu gün ve saat alınarak hazırlanır ve bu ticari işin başarılı bir iş olup olmayacağı,uzun ömürlü mü olacağı karlı/karsız mı olacağı doğum haritasında ki konumları üzerinden görülebilir.Herşeyin ama herşeyin doğum haritası vardır,bir evin doğum haritası evin inşaatının tamamlandığını güne göre çıkarılır,aynı şekilde bir arabanın yapımı tamamlandığında doğum haritası oluşur.Bir ülkenin doğum haritası ülkenin kuruluş/ortaya çıkış tarihine göre hazırlanır,aynı şekilde bir şehrin doğum haritası ortaya çıkış günüdür.Başlangıcı bilinebilen herşeyin bir doğum haritası vardır ve bu haritada başlangıcını bildiğiniz bu öğenin kodları,potansiyelleri,ömrü,zayıf yanları, güçlü yanları ve hayatına dair tüm öğeler gizlidir.Dünya üzerinde başlangıcı bilinen her öğe,ortaya çıkış tarihi ve saatiyle bize kimlik kartını(doğum haritası) verir ve biz bu öğenin neden bu dünya üzerinde olduğunu ve ne yöne doğru gideceğini anlarız..
© Kadim Astroloji Analisti Erdem

10 Ekim 2017 Salı

Gezegen Temsiliyetleri
Doğum haritasın da her gezegen kişinin hayatında ki bir öğeyi temsil eder.Kişinin doğum haritasında ki Güneş babasının temsilcisidir,kişinin doğum haritasında ki Ay'ı annesinin temsilcisidir,Merkür ise kardeşlerinin temsilcisidir.Şimdi birinin doğum haritasında Güneşinin sevmediği bir burçta yerleştiğini zararlı açılar düşünelim,kişinin babasıyla arası problemli olacaktır,babasıyla kafaları anlaşmayacaktır,aynı zamanda Güneş neyi temsil eder?Kişinin kendini ifade etmesini, bireyselliğini ve kişinin karakterini temsil eder.O zaman babasıyla genellikle anlaşamayan kişinin diğer bir özelliği nedir?Kişiliğini ifade etmekte zorlanması,daha utangaç ve sönük bir tip olmasıdır,çünkü kişinin babasıyla anlaşamama nedeni Güneşinin zayıf yada zararlı halde yerleşmiş olmasıdır,kendini,karakterini ifade edememe de bunun yan etkilerindendir.Bir gezegenin temsil ettiği bir özellik diğer temsil ettiği özelliklerle doğrudan bağlantılıdır,kişinin kimyası bu şekilde çok kolay çözülebilir.

© Kadim Astroloji Analisti Erdem

9 Ekim 2017 Pazartesi

Kişinin Karakterinde Elementin Etkisi
Doğum haritasında kişinin gezegenleri daha çok su burçlarında(Yengeç,Akrep,Balık) toplanmış ise bu kişinin dünya işleriyle pek alakası olmadığını,paraya önem vermediğin ve ruhsallık aradığını gösterir.Eğer kişinin doğum haritasında gezegenlerinin çoğu zaman ateş burçlarında(Koç,Aslan,Yay) toplanmışsa kişi doğru ve dürüst biridir ve etik kurallarına önem verir,her zaman doğru bir insan olarak yaşamaya özen gösterir ve etik,ahlak gibi olgulara önem verir.Doğum haritasında kişinin gezegenleri daha çok toprak burçlarında konumlanmışsa kişi paraya,mevkiye,lükse çok düşkündür ve hırslı bir yapıdadır,ruhsallıktan çok materyalizm arar.Kişinin doğum haritasında gezegenlerin çoğu hava burçlarında konumlanmışsa kişi paraya önem vermeyen,zihinsel dünyada yaşayan,entelektüellik arayan,zihinsel haz almak isteyen bir yapıdadır.4 elementin kişi üzerinde tahmin ettiğinden çok fazla etkisi vardır..
© Kadim Astroloji Analisti Erdem

6 Ekim 2017 Cuma

Dişler
Kişinin dişleri Satürnle birebir ilişkidedir.Eğer kişi dişleriyle sürekli problem yaşıyorsa kişinin Satürnü doğum haritasında zayıf yada zararlı konumlanmış demektir,yani dişleriyle problemli olan birinin zorluklarla dolu bir hayat yaşadığını söyleyebiliriz. Dişleriyle problem yaşamayan kişilerin ise Satürnleri haritalarında güçlü yerleşmiş olduğu için,hayat sınavlarını çok daha kolay atlatırlar.Birinin çile çekip çekmediğini bilmek istiyorsanız dişlerine bakın..

© Kadim Astroloji Analisti Erdem

5 Ekim 2017 Perşembe

Astrolojinin Ayak İzleri
Ezoterizm,simya,astroloji batı toplumlarını derinden etkilemiştir tabi onlar bu ilimleri doğudan aldılar,batı toplumları bu ilimlerin tutarlılığına ,güçlülüğüne,insan kimyasını açıklama maharetine şaşırdıkları sıralarda,doğu toplumları bu ilimleri onlardan binlerce yıl önce sindirmiş ve benimsemişti.Şimdi batı toplumlarında herkesin gördüğü ama farkedemediği astrolojik öğelere bakalım.Klasik astroloji de Medium Coeli yani MC diye bir nokta vardır ve bu haritanın zirve noktasıdır ve doğum haritasında 10. evde bulunur,çünkü 10. ev doğum haritasının zirvesidir.Ne gariptirki bir doğum haritasında 10. ev yani MC noktası kişinin 'babasını' gösterir,10. ev kişinin babasını yöneten evdir..Özellikle Amerikalılar,İrlandalılar eski zamanlarda soyadı olmadığı için isimlerinin önüne MC(Medium Coeli,10. Ev-Baba)ekini getirmeye başlamışlardır,örneğin McDonald(Türkçe:Mek Danıld)demek Donald 'ın Oğlu demektir,McLaren(Mel Lerın) demek Laren'ın Oğlu demektir,yani astrolojik bir simge olan ve astroloji de baba evi olan 10. evde bulunan MC ekini başa getirerek bu anlamda kullanmışlardır.Aynen eski müslüman toplumlarda da kişi babasının adıyla anılırdı Ahmet kızı Ayşe,yada Hasan oğlu Mehmet vb.Batı sonradan öğrendiği astrolojiyi ve ezoterizmi hayatının her alanına sokmuştur,tabi bu ezoterik ve astrolojik ayrıntıları batı da ki asil ve yönetici kişiler bilirdi ve kullanırdı.Doğuda ise bilgelik heryerdeydi,kimse asil yada değil diye ayrılmazdı.



© Kadim Astroloji Analisti Erdem

4 Ekim 2017 Çarşamba

Uyum
Güneş burçları birbirlerine kare açı yapan kişiler birbirleriyle çok zor anlaşırlar.İkisinin de ayrı dünya görüşü vardır ve sık sık birbirlerinin önlerini keserler,sık sık inatlaşırlar,kendi bildiklerinin doğru olduğu konusunda diretirler.Bu iki kişinin arasında sürekli egodan kaynaklanan tartışmalar ve sürtüşmeler görülür.Buna örnek verecek olursa Boğa ile Aslan anlaşamaz,çünkü aralarında kare açı mevcuttur,bir diğer örnek ise Koç ile Oğlak burcu arasında ki anlaşmazlıktır.Aynı şekilde Başak ve Yay burçları da birbirleriyle anlaşmakta zorlanırlar.



© Kadim Astroloji Analisti Erdem

3 Ekim 2017 Salı

Kızgın Kral
Galaksimizin en büyük ışık kaynağı Güneş aynı zamanda dünyamızda fiziksel yaşam olmasında büyük söz sahibidir.Lakin Güneş çok güçlüdür ona değen herşey yanar.Vedik astroloji de insanın Ruh temsilcisi de Güneştir.Kavuşum yaptığı her gezegeni yakan Güneş adeta o gezegenin fonksiyonlarının tarumar olmasına yol açar.Güneşe 3 dereceden fazla yaklaşan gezegen artık tam olarak fonksiyonlarını kullanamaz.Güneş hangi gezegene 12 dereceden fazla yaklaşırsa o gezegenin fonksiyonlarında bozulmalar görülür çünkü gezegen Güneşin güçlü ateşinden dolayı acı çekmektedir.Ayrıca doğum haritasında Güneşin bulunduğu ev konuları da kişinin hayatında sürekli bir problem kaynağı olacaktır,çünkü Güneş bulunduğu evi yakmaktadır,o evin konularına zarar vermektedir.Örneğin Güneşi haritada 3. ev olan iletişim evinde konumlanmış birinin insanlarla iletişim kurma adına,kendini ifade etme adına bir çok problemi olacaktır.Güneşin güzel tarafı yaptığı uzaktan açılarıdır,hangi gezegene açı yaparsa o gezegeni aydınlatır,fonksiyonlarını ortaya koyması için cesaretlendirir.Onun dışında Güneşe yaklaşılmaz,kral her daim kızgındır,yaklaşan yanar..

© Kadim Astroloji Analisti Erdem

30 Eylül 2017 Cumartesi

Medeniyet
Güneş doğudan doğar ve batıdan batar.İlim her zaman doğu medeniyetlerinde çıkmıştır eski Hindistan,eski Çin,Abbasiler dönemi İslam imparatorluğu, şu an dünyada bulunan ilmin şekillendiricileri olmuşlardır.Batı da ışık yoktur,çünkü Güneş 'Doğu' dadır,şu an bile batının ürettiği ilimin/bilimin temsilcileri,hintli bilgisayar mühendisleri,Japon bilim adamları,Müslüman ülkelerin parlak zekalarıdır,bu kişiler oralara giderek bilimin başlangıcını sağlamışlardır.Güneşin doğudan doğup batıdan batması,batı ülkelerinin aydınlanmasını engeller,her ne kadar şu an ki dünyamızda medeniyet batı da gibi görünse de bilgelik ve ışık her zaman doğu ülkelerindedir,ayrıca dünyanın 45 ten fazla ülkesini gezmiş biri olarak benim kanaatimde bu yöndedir.Kalplerinde 'ışık' olmayan batı ülkeleri dünya tarihine de 'karanlığı' çok güzel yansıtmışlardır..
© Kadim Astroloji Analisti Erdem

29 Eylül 2017 Cuma

Doğanın Döngüsü
23 Eylül ekinoksundan itibaren doğa tavır değiştirir.21 Marttan beri süren coşku,yaşam,üretim sonucuna ulaşmıştır.23 Eylülden sonra yapraklar sararır,soğuk havalar başlar,doğanın tadı kaçmıştır sanki.21 Aralık kış dönümünde ise artık tamamen kendini arka plana çeker doğa.Havalar çok soğumuştur,toprakta bir şey yetişmez,insanlar dışarda rahatça dolaşamaz,havaların soğukluğuyla yaşam şartlarıda zorlaşır,sorumluluklar artar,hisler ciddileşir ve insan savaşma ve hayatta kalma moduna geçer.Ta ki yılın ilk günü olan 21 Mart bahar ekinoksuna kadar..21 Marttan itibaren doğa yine yüzümüze gülecek,yine ürün verecek,yine bizi bağrına basacaktır.. © Kadim Astroloji Analisti Erdem

28 Eylül 2017 Perşembe

Ay'ın Sorumlulukları
Ay zihin temsilcisidir,Ay kendi burcu olan Yengeç burcunda yerleşmişse başka bir gezegene tabi olmadığı için zihin tam kapasite ve başka bir gezegenden etkilenmeden çalışacaktır.Ay başka bir gezegenin burcuna yerleştiğinde ise o gezegene tabi olacağından zihnimizin çalışma şekli de o gezegenin kurallarına uymak zorunda kalacaktır.Örneğin Ay,Marsın yöneticisi olduğu Koç ve Akrep burçlarında yerleşince zihnimiz daha agresif bir çalışma tarzına bürünür yada Ay,Jüpiterin yöneticisi olduğu Yay ve Balık burçlarında yerleştiğinde zihnimiz daha iyimser bir çalışma tarzına sahip olacaktır.Ay bir doğum haritasında ki en hassas ve en duyarlı noktadır.Zihnimiz hem ruh hemde fiziksel sağlığımız için hayati önem taşır,bu nedenle Ay'ımızın hangi gezegene tabi olduğu doğum haritasında büyük önem arz eder,Ay'ın tabi olduğu gezegen doğum haritasında güçlü yerleşmişse zihnimizde güçlenir,Ay'ın tabi olduğu gezegen doğum haritasında güçsüz bir şekilde yerleşmişse bu kişi de zihinsel problemlere yol açar.

© Kadim Astroloji Analisti Erdem

26 Eylül 2017 Salı

Gerçek Servet
'Kişinin ailesi kişinin gerçek servetidir.'Bu söz gerçekten de çok doğrudur,kişinin iyi bir aileye doğmuş olması,iyi bir aile kurması kişinin hayatta başarılı olmasında en büyük etkendir.Ne gariptir ki ki Vedik Astroloji yani Hint astrolojisin de 4. ev hem aile evi(2.Ev ile Birlikte)
,hem de genel servet ve genel mutluluk evidir.Ailesi insanın hayatında ki genel mutluluğunun ve genel servetinin garantisidir.Bu verilerden şu genel sonucu çıkartabiliriz,doğduğu aile de mutlu olmayan yada kurduğu aile de mutlu olmayan kişinin genel hayat mutluluğu ve genel hayat serveti oldukça düşük olacaktır,çünkü ailesinden mutlu olamayan kişinin 4. evi ve 4. evinin yönetici gezegeni zarar görmüştür.Doğduğu aile de mutlu olamayıpta kurduğu aile de mutluluğu yakalayan insanların ise mutluluk kapılarını ancak 40 lı yaşlardan sonra çalar ve bu mutluluk kalıcı olur.Hem doğduğu aileyle mutlu bir ilişkisi olan hemde kurduğu aileyle mutlu ilişkisi olan insanlar ise 'gerçek servetin' sahibidirler.
© Kadim Astroloji Analisti Erdem

24 Eylül 2017 Pazar

İlahi Düzen
Yapay olan herşey insana zarar verir.Çünkü yapay olan şeylerin insan kimyasında bir karşılığı yoktur.İnsan da doğanın bir parçası olduğu için ancak doğaya karşı tepki verebilir,reaksiyon gösterebilir.Yapay olan herşey insanda zararlı bir etki bırakır.Örneğin doğal bir kaynaktan çıkan su adeta buz gibi olur ve soğukluğu üst derecelerdedir,kişi bunu istediği kadar içsin hastalanmaz ama buzluğa su koyup o suyu içtiğinde o su onun hastalanmasına sebep olur,burada olay birinin doğal olması,doğadan gelmesi ve doğa tarafından soğutulmuş olması,diğerinin ise insan yapımı yapay bir araçla soğutulmuş olmasıdır.Başka bir örnek yaz günü evde kapıları pencereleri açıp gelen havayla soğuyarak uyursanız hastalanmazsınız ama yapay olan klimayı açıp uyursanız hasta olursunuz.Denizde ki balığın tadı mı daha iyidir yoksa balık çiftliğinde yapay olarak üretilenin mi?İnsan müdahalesiyle üretilen ilaçlı sebzeler mi lezzetlidir yoksa doğal olarak yetişen mi?Doğal kaplıcalar mı faydalıdır yoksa jakuzi mi?Doğadan ayrı deneyimlediğiniz şeyler tad vermez,zarar verir çünkü bizde bir karşılıkları yoktur.Bizim bedenimiz,ruhumuz doğayla etkileşim içindedir,doğadan olmayan yapay şeyleri tanımaz.Genetiği değiştirilmiş domates artık gerçek bir domates değildir,çünkü doğada o öyle dizayn edilmemiştir ve biz bu domatesi yediğimizde vücudumuz maalesef bunu domates gibi algılamıyor ve bu maddenin ne olduğunu tanımlayamıyor,çünkü bizim vücudumuza orjinal domatesin kodları işlenmiş durumdadır.Bu sefer ne oluyor,vücut tanıyamadığı bu nesneyi düşman olarak algılıyor ve olağanüstü tepkiler veriyor,sürekli bunun tekrarlanması vücudun genetik kodlarında bozulmaya yol açarken bizi hastalandırıyor.İnsan doğanın tanımadığı yapaylığa ne kadar bulanırsa o kadar fazla zarar görür.Dünya tarihinin en büyük problemlerinden biri de doğa da olmayan insan yapımı yapay bir öğe kaynaklıdır,o öğre 'paradır'.Doğa da para yok,insan kimyasında paranın karşılığı yok,peki bu insanlar ne için savaşıyor?
© Kadim Astroloji Analisti Erdem

22 Eylül 2017 Cuma

Doğru Olanı Yapmak
Beslenme gerçek anlamda emek isteyen bir iştir.İçerisinde koruyucu madde ve katkı maddesi bulunan raf ürünleri ve genetiği değiştirilmiş ürünler,sebzeler,meyveleri ne kendiniz yiyin ne ailenize yedirin,çoğu kişi bu yiyecekleri pratik ve ucuz oldukları için tercih ediyor,ama bu besin görünümlü şeyleri yiyip sağlığınızı bozduğunuz zaman faturası çok daha ağır oluyor.Bugün koruyucu,katkı maddeli ve genetiğiyle oynanmış yiyecekleri yiyip günü kurtarabilirsiniz ama bu hep böyle devam etmeyecek maalesef,dünyada ki bir çok ülke bu yiyecekler yüzünden hastalıktan kıvranıyor.Siz gidip besinlerin,sağlıklısını,organik olanını,yabancı maddeler içermeyenini bulmalısınız,bununla uğraşamayacağınızı ve buna emek harcamak için fazla meşgul olduğunuzu düşünüyorsanız,emek harcamadığınız sağlığınız sizinle niye kalsın ?Sağlıklı beslenmek için ekonomik nedenleri sebep gösterenler ise sağlıklarını kaybetmenin onlara çok daha ağır ekonomik sonuçlar getireceğini bilmeliler.Doğum haritasında 2. ev beslenmemizi de kontrol eder,ikinci evinde Satürn,Mars,Uranüs,Neptün,Rahu-Ketu gibi malefik yani kötücül gezegenler yerleşmiş kişiler zararlı yiyecekler yemeye çok meraklı olur ve bu kötücül yiyecekler onlara bir hayli zarar verir,bu konuma sahip kişiler özellikle koruyucu madde ve katkı maddesi bulunan,genetiği değiştirilmiş yiyeceklerden kaçınmalılardır onların sağlığı bu yiyecekler yüzünden çok daha tehlike altındadır.Bugün sağlıklı yiyecek yemeyi,beslenmeyi reddedenler için,bunlarla uğraşmak için çok meşgul olduklarını söyleyenler için,yarın sağlıklarını kaybettiklerinde pişman olmak için çok daha fazla vakitleri olacaktır,ama iş işten geçmiştir..Akıllı insan sorunu önceden görebilen ve bunun için önlem alabilen kişidir.Biz doğayla biriz,ancak doğal olan bizi kurtarır unutmayın..

© Kadim Astroloji Analisti Erdem

21 Eylül 2017 Perşembe

Terazi,Kova ve Güneş
Terazi ve Kova burçları hayata diğer burçlardan daha handikaplı olarak başlarlar.Güneş Terazi ve Kova burcunda düşük çalışır.Çünkü Güneş tekliğin simgesidir,insanın egosunun,bireyselliğinin simgesidir.Güneşin ihtiva ettiği konularda,1 den fazla kişiye yer yoktur,herşey kişinin egosu ve benliği içindir.Terazi ve Kova buçları ise yaratılışları itibariyle sosyal olmak,hayatlarını başkalarıyla paylaşmak isterler.Bu burçlar duygusal durumlarını düzenlemek için başka insanlara ihtiyaç duyarlar,çevrelerinde ki insanlar onların duygu durumlarına etki eder,onların ruh hallerini iyiye veya kötüye doğru götürebilirler,çevrelerinin,bu burçlar yakınlarının duygularına,düşündüklerine karşı çok hassastırlar.Güneş,bir kişinin doğum haritasında Terazi yada Kova burçlarında konumlandığında adeta acı çeker,çünkü Güneş başka insanlara ihtiyaç duymaz ne duygusal durumunu düzenlemek için,ne bir şey hakkında karar almak veya harekete geçmek için,Güneş tek başına çalışır,bu burçlarda konumlandığında ise Güneş bunalımdadır,çünkü bu burçların doğası onu diğer insanlarla sürekli iletişim halinde olmaya,diğer insanların duygularına ve düşüncelerine önem vermeye iter,karar almasında diğer insanların etkisi olur,arkadaşlarının isteklerini gözetir,onlara uyum sağlamaya çalışır,.İşte tüm bu özellikler tek olmaya,sadece kendini ifade etmeye çalışan Güneşi yıpratır ve Terazi,Kova burçlarında özelliklerini kaybeder.Bunun sonucunda Terazi ve Kova insanları hayata çok düşük bir özgüven ile başlarlar,çevrelerinde ki insanlara fazlasıyla önem verirler adeta onların desteğine bağımlıdırlar,tek hareket etmekten çoğu zaman hoşlanmazlar,çoğu zaman etraflarında insan ararlar.Bu sebepten dolayı Terazi ve Kova burçları ancak 30 lu yaşlardan sonra Güneşlerini özgür bırakmaya başlarlar ve kendilerine güvenleri gelmeye başlar,30 lu yaşlardan sonra bu insanlar tek olmayı ve birey olmayı öğrenirler.Kova da bu süreç biraz daha hızlı gelişse de Terazi insanında Güneş maksimum düşüşte olduğu için Terazi insanlarının kendilerinin bir birey olduğunu ve başka insanlara ihtiyaçları olmadığını hissetmesi 30 lu yaşların sonuna doğru olur.Bu yaşlar Terazi ve Kovanın Güneşinin başka insanlara bağımlı olarak hareket etmekten kurtulma yaşlarıdır ve bu insanlar 30 lu yaşlardan sonra kendilerini bulmaya ve kendilerini gerçek anlamda keşfetmeye başlarlar.Peki Güneş hangi burçlarda güçlü çalışır?Bu burçlar Aslan ve Koç burçlarıdır.Bu burçlarda da Güneş haddinden fazla güçlü çalışır ve kişi çok fazla 'Ben' der,çoğu zaman bencil hareketler görülür bu kişilerde çünkü Güneş kendini bu burçlarda mükemmel şekilde çalışır,bu insanlar çevrelerinde ki insanlara ihtiyaç duymazlar,kararlarını kendileri alırlar,çoğu zaman kafalarının dikine giderler.Bu insanlar çevrelerinden etkilenmezler, hayatlarında kendi otoriteleri vardır ve başka bir insanın kendi hayatlarını etkilemesini izin vermezler.Güneş bu 4 burçta uçlardadır,Terazi ve Kova dayken kendini ifade edemez,Koç ve Aslandayken kendini çok fazla ifade eder.Bu nedenle Koçlar ve Aslanlar aşırı çalışan egolarını dizginleme yoluna gitmelilerdir,Teraziler ve Kovalar ise düşük olarak çalışan egolarını güçlendirmelilerdir.

© Kadim Astroloji Analisti Erdem

20 Eylül 2017 Çarşamba

Merküryen Kişi
Merkür merkezi sinir sistemini kontrol eder.Doğum haritasında güçlü yerleşmiş bir Merküre sahip kimse olaylara çok çabuk tepkiler verir,yerinde duramaz,sürekli hareket halinde olmalıdır.Sinir sisteminin hızlı çalışması vücudu adeta hızlandırır,kişi fazla konuşur,fazla tepki verir,fazla enerji harcar.Dışardan uyaranlar çok çabuk beyine iletildiği için dinlediği sohbete karşı maksimum hızda cevap verir,bazıları bu kişiyi patavatsız olarak algılasa da bu kişinin Merkürünün güçlü yerleşmesinden dolayı sahip olduğu hızlı kavrama ve hızlı tepki verme yeteneklerinin belirtileridir.Merkürün yönettiği İkizler ve Başak burçlarında bu özellikler görülebilir.Doğum haritasında Merkürü İkizler yada Başak burcunda yerleşmiş kişilerde ise bu durum en üst seviyeye çıkar.Kişi o kadar hızlı kavrar,düşünür ve karşısındakine cevap verir ki karşıda ki insanın daha sorusunu bitirmediğinin farkında bile olmaz.Bu kadar hızlı bir zihne sahip bir insan katti suretle boş durabilir mi?Tabiki hayır,mükemmel hızlı çalışan zihinini dizginlemek için sürekli bir işle uğraşma ihtiyacı hisseder,seyahat yapar,ellerini kullanacağı işler tercih eder,aşırı meraklı biri olur,öğrenmenin her türlüsünü sever.Monoton ve tekdüze şeyler bu kadar yüksek zihin aktivitesine sahip birine işkence gibidir.Onu oyalayacak tatmin edecek şeyler bulmakta çok zordur çünkü beyni çok hızlı çalıştır ve kavrar,olayları çok çabuk sindirir çok zeki bir insandır.Rutinden çok kolay sıkılır.Böyle biri için hayat sonsuz bir okuldur.öğrenilecek,deneyimlenecek bir çok şey vardır,anlayabileceği,kavrayabileyeceği ,başka insanlara aktarabileceği herşeyi içine almak ister.Dünya bir kitaptır,her sayfayı okumak ister..

© Kadim Astroloji Analisti Erdem