17 Mart 2018 Cumartesi

Astroloji de 3 Temel Öğe
Yükselen Burç,Güneş burcu ve Ay burcu,bu 3 temel öğe doğum haritasının temel direkleridir ve kişinin hayatının %70 lik kısmını kaplarlar.Harita da tüm diğer etkenler geri kalan %30 luk kısmı doldururlar.Bir kişinin karakteri Yükselen Burç,Güneş ve Ay ın konumlarının birleştirilmesinin sonucudur.Keza genel hayat mutluluğunu da bu 3 öğenin haritada nasıl çalıştığı belirler.Bir kişinin doğum haritasında bu 3 öğenin iyi yerleşmiş olması demek,başarılı ve mutlu bir hayat belirtisidir,kişi hayat sınavlarında ne kadar zorlanırsa zorlansın sonunda başarı ve tatmin vardır.Yükselen,Güneş ve Ay'ın bir doğum haritasında zararlı yerleşimleri,sevmedikleri gezegenlerle birlikte yerleşmeleri yada sevmedikleri burçlarda yerleşip zararlı açılar almaları,kişiyi çok uğraştıracak bir hayatın habercisidir.Yükselen burç karakteri,Güneş ego ve ruhu,Ay ise zihni yönetir,kişi de bunlardan birinin sorunlu çalışması demek,hayat boyu problem göstergesidir.Yükselen burç doğum anımızda belirlenir ve hayat boyu kişiliğimiz bu burca göre şekillenir,Güneş ve Ay ise ruhumuzun iki ışık kaynağıdır,diğer gezegenlerin ışık verme gibi özellikleri yoktur,sadece Güneş ve Ay ışık sahibidirler,Güneş ruhumuzu aydınlatırken,Ay ise zihnimizi aydınlatır,bu iki ışığın kesintisiz olarak ruhumuzla buluşması büyük önem arzeder.Bu ışıklar doğum haritasında problemliyse ruhumuz giderek karanlıkta kalacaktır.Kendimizin birincil temsilcisi olan Yükselen burcun bu ışıklarla(Güneş-Ay) temas halinde olması ışıklar içinde muhteşem bir hayatın habercisidir.
© Kadim Astroloji Analisti Erdem

8 Mart 2018 Perşembe

Şans
Şans faktörü her insanda bulunur ama kişinin şanslı olduğu hayat alanı bu şansı hangi gezegenin ona verdiğine göre değişir.Eğer bir kişinin doğum haritasında Güneşi güçlü yerleşmişse kişi devlet kademesinden,güçlü insanlardan yardım alır,şan,şöhret edinir,çevresinde tanınır ve yönetici olur,şansı her zaman onu izler.Eğer bir kişinin doğum haritasında Ay'ı güçlü yerleşmişse kişi ailesinden yana şanslıdır,anne ve babası hayatı boyunca onun şansıdır,doğduğu yerde,doğduğu ülkede şansı daha iyi çalışır,ev-arsa gibi taşınmazlar edinme de şanslıdır,sağlıklı ve rahat bir zihni olur ve karar alma konusunda şanslıdır.Eğer kişinin Merkürü haritada güçlü yerleşmişse kişinin mükemmel bir hitabet yeteneği vardır,karşısında ki insanları söz yoluyla ikna etmekte şanslıdır,ayrıca kişinin eğitim hayatı çok başarılı geçer,eğitimden yana çok şanslıdır,iletişim ve teknoloji konuları etkinlik alanlarıdır.Eğer bir kişinin doğum haritasında Marsı güçlü yerleşmişse eğer bu kişi kadınsa erkekler konusunda çok şanslıdır,kendisine asil ve güçlü erkekleri çeker,bunun dışında hem erkek hem kadın haritasında güçlü yerleşmiş Mars kendi eforlarıyla elde edecekleri büyük şansları gösterir,girdikleri savaşlardan yana şanslıdırlar genellikle kazanırlar.Eğer bir kişinin haritasında Venüs güçlü yerleşmişse,eğer bu kişi erkekse kadınlardan yana şanslıdır, güçlü ve hayırlı kadınları kendine çeker hem erkek hem kadın haritasında güçlü yerleşmiş Venüs kişiyi aşk ilişkilerinde,sosyal ilişkilerde ve evlilikten yana şanslı yapar ayrıca paradan yana güçlü bir şansa sahip olur.Eğer bir kişinin doğum haritasında Jüpiter güçlü yerleşmişse bu kişi tam anlamıyla 'şanslıdır',kişi hayatının her alanında şansı deneyimler,bunun dışında kişi ruhsal gelişim ve insanlardan iyilik görme konusunda oldukça şanslıdır,kişinin inancı aynı zamanda kişinin şansıdır.Bir kişinin doğum haritasında Satürnü güçlü yerleşmişse kişi iş hayatından yana şanslıdır,yaşadığı zorluklar onun şansıdır,otorite figürlerinden yana şanslıdır,hayatta yüksek mevkilere çıkmak konusunda şanslıdır.Bir kişinin doğum haritasında Uranüs,Neptün,Pluton gibi dış gezegenler güçlü yerleşmişse kişi toplumlara hitap etmekten,toplumları şekillendirmekten yana şanslıdır,büyük insan kitlelerinin desteğini almaktan yana şanslıdır.Şansın her insana göre farklılık göstermesinin nedeni kişinin haritasında saklıdır.
© Kadim Astroloji Analisti Erdem

26 Ocak 2018 Cuma

Ünlü Olmak
Güneş ün temsilcisidir,bir kişinin ünlü olabilmesi için doğum haritasında güçlü bir Güneş yerleşimine sahip olması gerekir.Aynı şekilde gündüz doğmuş olanların gece doğanlara göre ünlü olma olasılığı çok daha fazladır,çünkü gündüzler gün batımına kadar Güneşin kontrolü altındadır.Güneş hep yükseklerdedir ve ulaşılmazdır,yolda giderken gündüz Güneşi görmek isterseniz kafanızı direk yukarı kaldırmanız gerekir,bütün kafalar ona doğru çevrilir,tüm heybetiyle hep yükseklerde durur Güneş.Ayrıca dünyanın neresinde olursanız olun(Bazı dönemler kutuplar hariç) Güneşi görebilirsiniz,Güneş herkes tarafından bilinen tanınandır işte Güneşi doğum haritasında güçlü yerleşmiş kişi de herkes tarafından tanınır bilinir.Güneşin mesleklerinden biri de politikadır,politika ayrıca bir ün sebebidir.Politika Güneşin mesleklerinden biri olduğu için kişiye sınırları zorlayan bir ün verir,mesela dünyanın herhangi bir yerinde ki ünlü şarkıcıyı tanımayanlar çıkabilir ama Barack Obama,Vladimir Putin gibi politika adamlarını tanımayanlar çok daha az olacaktır.Güneş Kraldır,Kralın ünü her yere yayılır çağlar geçse de unutulmaz, Makedonyalı Büyük İskender,Julius Sezar,Fatih Sultan Mehmet,Napolyon Bonaparte gibi isimleri çağlar geçmesine rağmen kimse unutmamıştır ve çağların ötesinde bir ünleri vardır bu kralların.Çünkü bu kişiler Güneşin(Kral) canlı temsilcileridir. Ünlü olmak için kullanılan 'Işıklar altında olmak' deyimi Güneş ışınlarına atıftır.Güneş dünyanın neresine giderseniz gidin sizinledir,eğer haritanızda güçlü bir Güneş yerleşimine sahipseniz dünyanın her tarafında bilinen Güneş gibi siz de bilinir ve tanınırsınız.
© Kadim Astroloji Analisti Erdem

22 Ocak 2018 Pazartesi

Saçlar

Kişinin saçları kişinin karakteri hakkında bize bir çok ipucu verir. Eğer bir kişinin saçları çok sık ve sert bir saçsa bu kişi zorlu koşullara dayanıklı, disiplinli, sabırlı üzerinde Satürn enerjileri taşıyan biridir. Uzun, ipek gibi yumuşak ve güzel görünümlü saçlara sahip kişi Venüs özelliklerini taşır, bu kişi uyumludur, sosyaldir, hoşgörülüdür, kavga sevmez, insanları kırmak istemez. Dağınık ve aşırı yumuşak bir saça sahip olan kimse (Örnek::Einstein ın saç tipi) Kova özellikleri taşır, çok zeki, bağımsızlığına düşkün, orjinal ve mucit kişilikli biridir, farklı olmayı sever. Kıvırcık saçlara sahip olan kişi Merkürün kontrolü altındadır, bu kişi etkileyici bir hitabet yeteneğine sahiptir, çok meraklıdır, seyahat etmeyi sever, yerinde duramaz, sürekli bir işle meşgul olmak ister, öğrenmeyi, keşfetmeyi sever. Bütün bunların yanı sıra saçların çok önemli işlevleri vardır. Sahi neden vardır saçımız?Saçlar bizim dış dünyayla olan bağlantımızdır, saçlar bir kişide dış enerjileri çekmek için bir 'anten' görevi görürler. Saçınız ne kadar uzunsa dışarda ki enerjileri o kadar içinize çekersiniz, dış dünyayla daha fazla bağlantılı olursunuz, duyguları, düşünceleri saçlarınız aracılığıyla beyninize aktarırsınız. Saçlar kısaldıkça dış dünyayla ilişki kesilir. Bu nedenle dış dünyayı algılamak istemeyen ve içlerine dönüp ruhsal yolculuk yapan Tibet rahipleri kafalarını kazıtırlar. Tibet rahiplerinin kafalarını kazıtmaları dış dünyayla bağlantı sağlayan antenlerini kesip dışarıdan bir sinyal tarafından rahatsız olmaksızın içteki ruhsal yolculuklarına devam edebilmek içindir. Tabi saçları kazıtmanın, yani saçtan bağımsız olmanın bir çok zararı vardır. Saçsız olan kişi dış enerjilere kapalı olduğu çevresini algılayamaz, mantıklı düşünemez, merhametinde azalma görülür, daha kolay yönetilebilir. Bu durum bir Tibet Rahibi için problem olmasa da Almanya gibi ülkelerde ki ırkçı 'Dazlaklar' gibi grupların bu saç türünü benimsediğini görebilirsiniz. Saçı olmayan kişi sadece kendi bildiğini doğru olarak düşünme eğiliminde olur, dış enerjilere kapalı olduğu için kendi bildiği yanlış olsa bile savunmaktan çekinmez. Saç önemlidir, insan bedeninin her bir öğesinin altında görünenden bağımsız sırlar yatar. .


© Kadim Astroloji Analisti Erdem

19 Ocak 2018 Cuma

Doğum Haritasında Retro  Mars
Retro Merkür ve Retro Venüsü açıkladıktan sonra şimdi de doğum haritasında geri halde yerleşmiş Mars'ın durumuna bakalım.Mars kişinin fiziksel gücünü nereye kullandığıdır,kişinin hırsını,azmini,fiziksel gücünü hangi hayat alanlarına kullandığını doğum haritasında Marsın durumundan görebiliriz.Marsın retro halde yerleşmesi çok olumlu bir konum değildir.Marsı doğum haritasında retro yerleşmiş kişilerin hayat enerjisi sürekli inişli-çıkışlıdır.Enerji, atılganlık,agresiflik gerektiren durumlarda kişi harekete geçemez yada zamanlaması hatalı olur.Kişinin büyük bir inatçılığı vardır,çoğu konuda harekete geçmek için direnir ama neden direndiğini kendisi de bilmez.Kişi sürekli nedenini bilmediği bir yorgunluk yaşar,çok çalışmış ve enerji harcamamış olsa bile yorgun hissettiği durumlar sık olur.Bu konuma sahip kişi aksiyon insanı değildir o planlamakta başarılıdır,bu planı uygulamakta ise sıkıntı yaşar.Kişi arzuladığı şeyleri yapmaktan çekinir,adeta isteklerini yerine getirmemek için kendi kendine baskı uygular,sürekli, tutkularını bastırır.Bu kişinin hayatı kendiyle savaşmak ve tutkularını bastırmakla geçer.Öğrenmesi gereken ders ise kendinin değerli olduğu ve isteklerine yol vermesi gerektiğidir.Şimdi bunun dışında sadece Marsı retro olan kişileri değil tüm insanları ilgilendiren bir konuya değineyim.Normal şartlarda transit Mars gökyüzünde gerilerken yapılmaması gereken ve yaptığınız halde size kayıplar getirecek bir takım durumlar vardır.Mars her türlü dinamik enerjiyle ilgilidir ve Mars geri olduğunda bu enerji kötü bir şekilde yolundan sapar ve motorla(Dinamik Enerji-Mars) çalışan her türlü aletten verim alınmamasını sağlar örneğin transit Mars gökyüzünde retro ise o transit sürecinde araba alınmaz.Transit Mars gökyüzünde retro haldeyken ev alınmaz,eve taşınılmaz,ameliyata girilmez,dava açılmaz,yeni bir işe girilmez,işiniz varsa yeni eleman alınmaz,ortaklığa girilmez,bu işlemler gökyüzünde Mars geri giderken yapıldıkları takdirde kayıptan başka bir şey getirmezler.Bu sene Mars retrosu 26 Haziran 2018-27 Ağustos 2018 tarihleri arasında olacak ve bu periyod arasında belirtmiş olduğum eylemlerden imtinayla kaçınmanız sizi kayıplardan koruyacaktır..
© Kadim Astroloji Analisti Erdem

18 Ocak 2018 Perşembe

Sınır
Satürn sınırdır.Öyle ki Satürn gezegeninin çevresinde ki halka bile onla diğer gezegenler arasında sınır çeker.Satürn 7 iç gezegenin(Güneş, Merkür, Venüs,Ay,Mars,Jüpiter,Satürn) sonuncusudur ve dış gezegenler olan Uranüs, Neptün ve Plutonun iç gezegenler arasında olan sınırdır.Kişi Satürnden önceki gezegenlere geçerse bireyseldir,Satürnden sonraki gezegenlere geçerse toplumsaldır,yani gezegenler arası sınır da Satürndür.Bir ülkenin sınırları Satürnün kontrolü altındadır,ondan sınırlar çok soğuk(Satürn) ve ağır disiplin kuralları (Satürn) uygulanan yerlerdir.Sınır içeren herşey Satürnün kontrolü altındadır,örneğin duvarları Satürn kontrol eder,ne gariptirki bir çok ülke sınırlarını korumak amacıyla büyük duvarlar(Satürn) örer..İkinci dünya savaşı sonrasında Doğu Almanya ile Batı Almanyanın birbirlerinden ayrılmak için ortaya sınır olarak Berlin duvarını(Satürn) çekmeleri buna güzel bir örnektir.Doğum haritasında Satürnü kuvvetli olan kişiler sınır belirleyen şeylere takıntılıdır,böyle şeyleri satın almayı ve bunlarla ilgilenmeyi çok severler.Örneğin perdeler, halılar..Perdeler dış dünyayla aranıza çektiğiniz sınırdır(Satürn).. Perdeye fazla düşkün olan kişilerin bilinçaltında Satürnün sınır belirleme eylemi vardır.Satürnün sınır teması yanında çok güçlü olan bir başka teması ise 'sorumluluk' temasıdır.Eskiler evlilik yüzüğüne 'Satürnün Halkası' derlerdi. Sınırı belirlemek için bir çemberden daha iyi bir şey olabilir mi?İnsanların evlenince yüzüğü taktıkları parmak yani yüzük parmağı Güneşin kontrolü altındadır ve evlenince kişiler bu Güneş parmağının(yüzük parmağı) üstüne sınır ve sorumluluk bildiren Satürn halkasını takarlar.Peki niye Güneş parmağına(Yüzük Parmağı) takılır,sınır ve sorumluluk halkası?Çünkü Güneş astroloji de kişinin 'iradesini' temsil eder,yani yüzük parmağına(Güneş) takılan yüzük(Satürn) artık bu insanın iradesinin(Güneş) başka insanlara karşı 'sınırlandığını'(Satürn) ve bu kişinin sadece yüzüğü taktığı kişi için sorumluluk(Satürn) sahibi olduğunu gösterir.Sınırlar önemlidir,çoğu zaman kim olduğumuzu çizdiğimiz sınırlar belirler..
© Kadim Astroloji Analisti Erdem

16 Ocak 2018 Salı

Doğum Haritasında Retro Venüs
Doğum haritasında bir kişinin gezegenleri ileri harekette olabileceği gibi bir çok kimsenin de gezegenleri geri harekettedir yani retro haldedir.Gezegen retro haldeyken doğan kişi de diğer insanlara göre farklı özellikler görülecektir.Örneğin Venüsü retro olarak doğmuş kişiye bakalım.Venüs bir kjşinin beğenilerini ve zevklerini yönetir,doğum anında geri harekette olan Venüs bu kişiye çok farklı bir zevk anlayışı verecektir.Bir çok kişinin eğlendiği durumlar bu kişiye eğlenceli gelmeyecektir.Venüs aynı zamanda sosyallik gezegenidir,Venüs geri olunca kişi sosyal hayatını yönetmekte zorlanır,arkadaş ilişkilerini düzenleyemez. Venüs diplomasinin gezegenidir,Venüsü retro olarak doğmuş kişi diplomasiyi bilmez,diplomasi gerektiren,biraz daha ılımlı sözler gerektiren bir ortamda aksine sert ve ılımlı olmaktan uzak konuşmalar gerçekleştirir,diplomatik olması gerekirken fazla dobradır.Cinselliğe ve evliliğe bakış açısı diğer insanlara göre çok farklıdır.Başkalarının önem vermediği konularda aşırı titiz ve takıntılı olmaya meyillidir.Kişinin düşünce tarzı ve alışkanlıkları toplumun tam tersi öğelere sahiptir.Venüs paradır ve bu kişi parayı nasıl kullanacağını bilmez.Genel olarak retro olan gezegenler kendi fonksiyonlarını tam olarak hayata geçiremezler ve gezegenin temsil ettiği konularda daha aykırı davranmaya meyillidirler.
© Kadim Astroloji Analisti Erdem

14 Ocak 2018 Pazar

Bebek
Yeni doğan bir bebek,bebeğin Anne ve Babasına çok güçlü İlahi bir mesajdır.Çünkü yeni doğan bir bebeğinde doğum haritası vardır ve orada bebeğin annesini Ay,bebeğin babasını ise Güneş temsil etmektedir,yeni doğan bebeğin Annesi ve Babası hakkında İlahi taraftan ne mesaj getirdiğini incelemek lazımdır..Bebek,Anne ve Babanın haritasına dair kendisinin etken olacağı yeni İlahi bilgileri de haritasında yanında getirmiştir.Anne yada Baba yeni doğan çocuğunun haritasından kendi haritasının devamını ve kendi akıbetini görebilir.Hiç bir şey tesadüf olmadığı gibi bebeğin dünyaya gelmesi de tesadüfi değildir,hele ki Annenin ve Babanın hayatlarına dair İlahi taraftan mesaj getirmesi ise kaçınılmazdır..
© Kadim Astroloji Analisti Erdem

13 Ocak 2018 Cumartesi

Ağaç
Ağaç çok önemli bir varlıktır.Kadim toplumlar her zaman ağaçlara büyük saygı göstermişlerdir.Çünkü ağaç 3 boyuta da hitap edebilen tek varlıktır.Ağacın kökleri yerin altındadır, dolayısıyla yer altı dünyasıyla bağlantıdadır,ağacın gövdesi ise yerin üstündedir yani normal olan dünyamızla,materyal boyutla bağlantılıdır,ağacın dalları ise göğe uzanır bu da ağacın göklerle yani üst boyutla olan bağlantısını gösterir.Bu özelliğiyle ağaç alt dünyayı,materyal dünyayı(normal boyut-dünyamız) ve üst boyutu kendisinde toplayabilen tek varlıktır.Kadim toplumlar ağacı yaşayan bilge bir varlık olarak görmüşler,büyük saygı göstermişler ve ondan çekinmişlerdir.Zira 3 boyutla olan bağlantısı onun mükemmel enerjili bir varlık olmasına yol açar.Eski toplumlarda bu nedenle ağaca dileklerini çaput olarak bağlama geleneği bulunur,çünkü ağacın 'göklere' yükselen dalları ile dilekleri 'Kök-Tengri' ye ulaştırılacağı düşünülmüştür,bu gelenek halen günümüzde devam eder.Ağaç korkulan ve rahatsız edilmemesi gerekilen bir varlıktır eski kadim toplumlarda.Örneğin tarihte Rusyayı,Türk akınlarından koruyan şey ağaçlardır,eski Rus halkı Türk akınlarına karşı Sibirya ormanlarına çekilmiştir,ağaca büyük saygıları olan Kadim Asya Türkleri ormanları rahatsız etmek ve ağaçlara saygısızlık yapmaktan çok korkarlardı bu nedenle savaş için hiç bir zaman ormanlara girmemişlerdir.Avrupada ki kadim toplumlar Cermenler,Saksonlar,Franklar için ağaç çok kutsal bir öğeydi.Tüm Cermen efsanelerinde kutsal ağaçlar,kutsal ormanlardan söz edilir.İskoç kökenli olan Keltler karar alma meclislerini sadece kutsal olan 'Söğüt Ağacı' altında yapabilirlerdi.Ağacın kutsal sayıldığı bir çok kadim toplum vardır,çünkü ağaç 3 boyutu da kendinde birleştirebilmiş,canlı ve bilge bir varlıktır.Bir ağaç gibi bilge olabilmek demek,evrenin sırlarına vakıf olmak ile eş anlamlıdır.Ağaçları sevelim ve saygı duyalım,zira onlar bu İlahi düzenin en önemli parçalarından..
© Kadim Astroloji Analisti Erdem
İç ve Dış Gezegenler
İç gezegenler bir doğum haritasında esas gezegenlerdir,iç gezegenler Güneş,Ay,Merkür,Venüs,Mars,Jüpiter ve Satürnü içerir,dış gezegenler ise toplumsal gezegenler Uranüs,Neptün, Plutonu ihtiva eder.İç gezegenler kişinin hayatında ki özel olayları yönetirken,dış gezegenler ise toplumların hayatlarını etkilerler bireyselden çok kitlesel gezegenlerdir.Haritada ise bir iç gezegenle bir dış gezegenin bir araya gelmesi iç gezegenin direk dış gezegenin kontrolü altına girmesine neden olur.Yani Güneş,Ay,Merkür,Venüs,Mars,Jüpiter Satürn bir dış gezegenle(Uranüs,Neptün,Pluton) bir araya geldiğinde bu büyük ve kontrol edilemeyen enerjileri yenemez.İç gezegenler, dış gezegenlerle kavuşum durumunda olduklarında o gezegenlerin kontrolü altında bir ömür geçireceklerdir.Örneğin Ay (İç Gezegen) Uranüs(Dış Gezegen) kavuşumu..Bu kavuşumda Ay ömür boyu kişinin Uranüsünün 'emir eri' olarak çalışacaktır. Uranüs,Neptün,Plutonun enerjileri kontrol edilemez,üstün gelinemez enerjilerdir,Uranüs,Neptün,Pluton haritanızda ne kadar çok gezegenle kavuşmuş ne kadar fazla açı kurmuşlarsa o kadar belirsiz,tahmin edilemeyen ve yönlendirilemeyen bir hayatınız olacaktır.çünkü bu gezegenler dokundukları yeri esir alırlar ve söz konusu bu 3 gezegense tahmin edilemeyen, belirlenemeyen,dizginlenemeyen kadersel olaylar ömür boyu kişinin hayatında baş köşede olacaklardır.
© Kadim Astroloji Analisti Erdem

12 Ocak 2018 Cuma

Gözle Görünmeyen
Biz bilinçaltımızla yaşarız,hayatta aldığımız kararları bilinçli verdiğimizi sanarız ama hayır,bütün kararlarımızın altında bilinçaltımız yatar.Bilinçaltını yöneten gezegendir Ay dır,bütün bilinçdışı hareketlerimiz Ay'dan sorulur.Yani aslında bizim tüm karar alma mekanizmamız Ay'a tabidir.Ay aynı zamanda alışkanlıklarınızı da yöneten gezegendir,bu demek oluyor ki alışkanlıklarınız bilinçaltına bağladığınız iplerden oluşur ve alışkanlıklarınızı bilinçli olarak tatbik etmezsiniz,tüm alışkanlıklarınızda bilinçdışı bir etki vardır,alışkanlıklarınızı kolay kolay bırakamamanızın nedeni budur,çünkü kişi sadece bilincini yönetebilir,kişi bilinçaltını yönetemez..Ay başka neyi temsil eder?Duygularımızı,hislerimizi,dünyayı algılayışımızı, duygusal tepkilerimizi..Eğer Ay tüm karar alma mekanizmanızı tek başına yönetiyorsa ve aynı zaman duygularınızdan da sorumluysa ortaya nasıl bir gerçek çıkar?Hayatta aldığınız tüm kararlar duygularınıza tabidir,mantık denen şeyi sadece duygularınıza hitap ediyorsa kullanırsınız..Önünüzde insanın sadece bilinçaltına göre yaşadığına dair,bilinçaltına göre karar aldığına dair binlerce bilimsel makale,binlerce bilimsel çalışma varken 'mantık' diye bir şey sadece ilüzyondur insanın hayatında..En kalpsiz,en ketum diyebileceğiniz insanlar bile hayatta ki kararlarını duygularıyla alırlar..Şimdi gelelim asıl çarpıcı gerçeğe..Bizim karar mekanizmamız Ay'ın yönettiği bilinçaltına ne yapılamıyordu?Hükmedilemiyordu.. Çünkü insanın bilinçaltına,bilinçli ve farkında olarak ulaşma gibi bir şey söz konusu değildir..O zaman sonuç nereye çıkıyor ? Kimse hayatına hükmedemez,kimse kararlarına hükmedemez.İnsanlar sadece karar aldıklarını sanırlar,oysa altlarda bir yerde Ay onları kendi istekleri doğrultusunda sürüklemektedir..Yani duygular..
© Kadim Astroloji Analisti Erdem
Vedik  Astrolojiye Göre Burçlar
Hint Astrolojisine göre burcunuzun ne olduğuna dair bir çok soru alıyorum.Hint astrolojisinde burç sistemi batı astrolojisine göre değişiktir çünkü gezegenler yaklaşık 24 derece batı astrolojisine göre arkadan gelirler bu da tarihlerin değişmesine neden olur.Öncelikle burç dediğiniz şey nedir onu bilmeniz lazım.Burcunuz doğum anında Güneşinizin konumlandığı yerdir,Güneşiniz doğum anında nerede konumlanmışsa o burç hayatınızda en etkili burç olacaktır çünkü Güneş gezegenlerin kralıdır.Biz Güneş sistemi içinde yaşıyoruz ve herşey Güneşe odaklıdır,gezegenler Güneşin etrafından dönerler bu sistemde dolayısıyla Güneş bu sistemin merkezidir.Şimdi hangi tarihte doğduğunuza göre Vedik Astroloji de hangi burç olacağınıza bakalım.
Koç Burcu:14 Nisan-15 Mayıs arası
Boğa Burcu-15 Mayıs-15 Haziran arası
İkizler Burcu-15 Haziran-16 Temmuz arası
Yengeç Burcu-16 Temmuz-17 Ağustos arası
Aslan Burcu-17 Ağustos-17 Eylül arası
Başak Burcu-17 Eylül-18 Ekim arası
Terazi Burcu-18 Ekim-17 Kasım arası
Akrep Burcu-17 Kasım-16 Aralık arası
Yay Burcu-16 Aralık-15 Ocak arası
Oğlak Burcu-15 Ocak-13 Şubat arası
Kova Burcu-13 Şubat-15 Mart arası
Balık Burcu-15 Mart-14 Nisan arası
Vedik Astrolojiye göre kendinizin ve çevrenizin hangi burç olduklarını bu tablodan rahatça bulabilirsiniz.
© Kadim Astroloji Analisti Erdem

10 Ocak 2018 Çarşamba

Ulaşım

Konuşmak,ulaşmak,aktarmak..Merkür iletişim ve bilginin aktarılmasıyla ilgi bir gezegendir.Her türlü 'aktarım' dan sorumlu olduğu için transport ve ulaşım olayları da Merkürün kontrolü altındadır.İletişim,ulaştırma her zaman Merküre bağlıdır.Merkür retrosunda ulaşımda sorunlar,ertelemeler,rötarlar,kazalar,yanlış anlaşılmalar olmasının nedeni de budur,çünkü retro haldeyken Merkür fonksiyonlarını aksatır.Doğum haritasında Merkürü güçlü yerleşmiş kişiler(İkizler,Başak,Kova),Merkürü köşe evde (1-4-7-10)yerleşmiş kişilerde ulaştırmaya ve iletişime bir o kadar meraklıdırlar.Bu kişiler ulaşım araçlarına çok düşkündürler, arabasız yaşayamazlar,en küçük ihtiyaçta bile ulaşım aracı olan arabayı kullanırlar.Kişide Merküryen özellikler varsa kişi arabalara düşkün olacaktır,Merküryen olmanın diğer şartı nedir,'çok fazla konuşmak' (İletişim-Merkür),araçlara bu kadar düşkün kişiler konuşmayı oldukça seven zaman zaman abartabilen kişiler olurlar.Bu kişiler seyahate çok düşkün olurlar,Merkür gibi bir gezegen onları bir yerde de durdurmaz hem ulaştırma(Merkür) hem de iletişim(Merkür) hayatlarının odak noktasıdır.Bir diğer zaafiyetleri ise teknolojidir yani cep telefonları,laptoplar vb. teknoloji içeren herşeye düşkündürler.Merküre tabi olmak zor iştir,çünkü ne gidilecek yollar biter,ne öğrenilecek-anlatılacak bilgi biter.Bu sebepten bu kişilerde sonsuz bir merak bulunur..
© Kadim Astroloji Analisti Erdem

9 Ocak 2018 Salı

Felek
Felek kavramı dilimizde bir çok atasözüne ve deyime konu olmuştur,bu da eskilerin gök olaylarıyla ne kadar fazla haşır-neşir olduklarını gösteriyor. Felek kelime anlamıyla,gök,gökyüzü ve Ay'ın durakları anlamına gelir.Ay göküyüzünde ilerlerken daha önceki yazılarımda yazmış olduğum fazlardan geçer örneğin:Hilal Fazı,Yeni Ay Fazı vb. işte Ay'ın her bir durağına 'Felek' adını takmışlardı atalarımız.Şimdi binlerce yıllık kültürümüzde felek ile ilgili oluşmuş atasözlerine ve deyimlere bakalım.'Feleğe Küsmek','Feleği Şaşmak','Feleğin Çemberinde Geçmek','Feleğin Sillesini Yemek','Felekten bir gece çalmak' ve örnekleri çoğaltabilir.Bunları söyleyen insanlar astrolojinin farkında gökyüzünde(Felek) ve Ay duraklarında(Felek) olan hareketlerin insan hayatına güçlü bir şekilde etki ettiğini deneyimlemiş kişilerdir.Gökyüzü olaylarının yeryüzünde deyimlere dönüşmesi Atalarımızın ne kadar bilgili ve bu olaylarla ilgilenen kişiler olduğunu gösteriyor.Onların bildiği ve hep daim olacak kadim kanun her zaman varlığını sürdürecektir.Bu da gökyüzünde ne varsa yeryüzünde de o vardır prensibi..Gökler hareket etmeden yer yüzünde yaprak kıpırdamaz..
© Kadim Astroloji Analisti Erdem

8 Ocak 2018 Pazartesi

Ay'ın Işığı
Doğum anında Ay'ın ışığının miktarı önemlidir.İnsanlar ya Ay ışığını büyütürken yada Ay ışığını küçültürken doğarlar.Ay ışığını Yeni Ay ile Dolunay arasında ki zamanda büyütür,Dolunay dan Yeni Ay'a kadar olan zamanda ise yavaş yavaş ışığını azaltır ve ışığını kaybeder.İşte Ay'ın ışığını azalttığını bu döneme Karanlık Ay,Ay'ın ışığını yükselttiği döneme ise parlak Ay dönemi denir.Karanlık Ay döneminde doğan insanlar çok daha içe kapanık,oldukça ruhsal,gizemci,sırlı olan herşeye merakı olan insanlar olurlar.Bu insanlarda aynı Ay'ın ışığı gibi kendilerini, gizleme,saklama ihtiyacı vardır,duygularıyla yaşarlar,mantıkları ise ikinci planda kalır.Parlak Ay'da doğanlar ise diğer karanlık Ay'da doğanlara göre çok daha hayat dolu,aktif,meraklıdırlar ve önplanda olma ihtiyacındadırlar.Karanlık Ay da doğanlar ilgiyi üstlerinde toplamak istemezken Parlak Ay'da doğanlar çok daha ilgi toplamak isterler.Karanlık Ay'da doğanlar hayatı kendi içlerinde yaşarlar,Parlak Ay'da doğanlar ise hayatı paylaşma ihtiyacındadırlar.Biri hislerine güvenir,diğeri mantığına.Ay iki farklı yüzünü ışığının oranına göre insanlara dağıtır.Karanlık Ay da doğanlar ve Parlak Ay da doğanlar siyah ve beyaz gibi birbirlerinden ayrıdırlar.Hem Parlak Ay da doğanlar hem de Karanlık Ay da doğanların dünyaya bakış açıları farklı olsa da aslında aynı şeyi isterler sadece gidiş yolları farklıdır.. Sonuçta siyah diye bir renk yoktur, siyah sadece beyazın yokluğunun oluşturduğu sonuçtur..Ne siyah ne beyaz birbirinden bağımsızdır..
© Kadim Astroloji Analisti Erdem

7 Ocak 2018 Pazar

Yay'ın İki Yüzü
Yay burcunun enteresan bir yanı vardır.En iyi kalpli insanlarda Yay burcundan çıkar,en kötü yürekli insanlarda Yay burcundan çıkar.Yay burcunun amblemi bir Centaurondur(Sentauron diye okunur).Centauron insan ve at karışımı mitolojik bir yaratıktır. Centauronun üst kısmı insandır Kafası,göğüs bölgesi,kolları normal insanda ki gibidir,buradan aşağısı ise bir atın bedenidir,yani insanla at birleşimi bir varlık..Neden Yay burcuna bu sembolizm verilmiştir?Bu sembolün üst kısmı normal olan insan tarafı Yay da ki olumlu ve insana yakışır güzel özellikleri simgeler,altta ki at kısmı ise Yay burcunun hayvani tarafını, dizginleyemediği hayvansal ihtiyaçlarını temsil eder.İki tür Yay vardır biri insanlığa iyi örnek olan,güzel kalpli ve bütün rafine güzel özellikleri barındıran Yay.İkincisi ise hayvani içgüdülerine esir olmuş,hırslı,kıskanç,sağduyusuz bencil Yay dır.İyilikte en üst düzeye ulaşan da,kötülükte en son raddeye varanda Yay burcudur.Bir Yay burcu insanı ya Centauronun alt kısmının temsil ettiği hayvani içgüdüleriyle yaşayıp kötü biri olacak,ya da Centauronun üst kısmının temsil ettiği insanlığın onurlu ve güzel ,rafine özelliklerini kendinde barındıracaktır,bunun ikisi de aynı anda olamaz Yay hayatında yaşadığı olaylara göre sonunda bu iki yoldan birini seçecektir.
© Kadim Astroloji Analisti Erdem
Ay Fazları
Ne zaman doğduğunuz kadar hangi Ay fazında doğduğunuz da büyük önem arz eder.Ay'ın fazları yani kademeleri vardır,bunlar Yeni Ay Fazı,Hilal Fazı,İlk Dördün Fazı,Kambur Ay Fazı,Dolunay Fazı,Solan Kambur Ay Fazı,Son Dördün Ay Fazı ve Balzamik Ay fazı olarak adlandırılırlar.Ay kademe kademe fazdan faza geçer ve sadece bir insanın Ay'ın hangi fazında doğduğuna göre bile o insanın karakter tahlili yapılabilir,Ay'ın fazları insanın karakteri üzerinde büyük etkiler bırakırlar.Şimdi Ay'ın hangi fazında doğduğunuza göre karakterinize yerleşecek özelliklere bakalım.
Yeni Ay Fazı
Yeni Ay Fazında doğan kişi öğrenmeye ve gelişmeye açık biri olur.Bu kişi her zaman hayatında yeni detaylar keşfetmeye hazır olur,hayatı hakkında yeni bir şey keşfetmek ona zevk verir.Yeni Ay da doğanlar çocuk gibi meraklı kimseler olurlar.Düşüncelerini paylaşmaktan çekinmezler ve hareket biçimleri planlı olmaktan çok spontanedir.Çok kolay başlangıçlar yaparlar,çok hevesli oldukları için yaptıkları işlerde hırsları ve acelecilikleri önplana çıkar.Güçlerini çok kolay harcamalarından dolayı başarıya ulaşmadan kendilerini çok yıpranmış bir şekilde bulabilirler,bu da başarısızlıklara neden olur,bu kimselerin güçlerini nasıl etkili kullanmaları gerektiğini öğrenmeleri lazımdır.Çok ben merkezci olurlar,olayların ortasına hep kendilerini yerleştirirler,egoları güçlüdür.Genç yaşlarda hırs,heves ve azimleriyle büyük başarılar kazanırlar,onlar için problem başardıklarını daimi tutmak,ileri ki yaşlara da bu başarıyı taşımaktır,çünkü istikrar sorunları vardır.
Hilal Fazı
Hilal Fazında doğan kişi maceracı ve meraklı bir ruha sahiptir.Oldukça yaratıcıdır.Ruhu eski ve yeni arasında sıkışmıştır,olayları hangi perspektife göre yorumlayacağını anlamak onun için zordur,sürekli gelenek mi yoksa yenilik mi problemi arasında kalır.Hilal Fazında doğmuş kişinin yaptığı hayat planları sık sık engellemelere uğrar,sorunlarla karşılaşır,burada doğmuş kişinin hayatta engelleri nasıl aşması gerektiğini keşfetmesi onun hayat sınavlarından biridir.Özellikle 20-30 yaşları arası en verimli en üretken olduğu yaşlardır.
İlk Dördün Fazı
İlk dördün fazında doğmuş insanlar güçlü bir azim ve iradeye sahip olurlar.Yerinde duramayan kişilerdir bunlar sürekli bir aktivite,sürekli bir arayış içindedirler,önlerine gelen herşeyle ilgilenirler,ilgi alanları çok fazladır.Sorgulayan bir akıla sahiptirler,sebepli sebepsiz herşeyi sorgularlar.Huysuz bir yapıdadırlar,sürekli bir şeylere karşıt olup hayatlarını kaosa sürükleme ihtiyaçları vardır.Çok tartışmacı ve talepkar olabilirler.Eski olanı yıkmaya ihtiyaçları vardır,çünkü yerine yenisini getirmek için içlerinde büyük bir güç bulunur.Bu insanlar özellikle 30-40 lı yaşlar arasında en verimli zamanlarını yaşarlar.
Kambur Ay Fazı
Kambur Ay Fazında doğan insanlarda belirgin bir sakinlik görülür,oldukça sevecen,besleyici,merhametli ve çevrelerine sürekli yardım eden insanlardır.Başka insanlara faydaları dokunmuyorsa kendilerini kötü hissederler,hatta bilinç altlarında 'başkalarına faydalı olmak' teması çok güçlü bir şekilde yerleşmiştir.Bu insanların sahte ideolojilere,yanıltıcı fikirlere sorgulamadan inanma gibi bir zaafı vardır,inandıkları fikirlerin peşinden gözü kapalı bir biçimde giderler.Hayatta çok sıkıntı çekerler ve engellerle karşılaşırlar ama bu sıkıntılar onlara güçlü tecrübeler olarak döner ve bir çok konuda uzmanlaşacak duruma gelirler.
Dolunay Fazı
Dolunay fazında doğmak bir kişinin kafasının içi huzursuzdur,çok kolay sinirlenir.Ay burada sert enerjiler yayar ve bu kişi anlaşılması zor biridir.Geçmiş ve gelecek arasında ki bağlantıyı çok iyi kurar.Geçmişte yaşadıklarını,geleceğe aktaracak tecrübesi vardır.Sosyal ilişkileri ve aşk ilişkilerinde oldukça şüphecidir,kendine gereksiz korkular yaratır.Duygularını kontrol etmesi çok zordur,ancak ilişki hayatında güvenebileceği birini bulduktan sonra hem iş hayatı hem de genel hayatı yoluna girer.
Solan Kambur Ay Fazı
Bu Ay fazında doğan kişiler doğal öğretmenlerdir.Sahip oldukları bilgiyi çevrelerine adeta saçarlar ve insanların farklı bakış açıları kazanmalarını sağlar.Bu kişiler oldukça bilgili ve entelektüel kapasiteye sahip insanlardır.İletişim yetenekleri bir çok insandan üstündür.İdeal ve prensip sahibidirler,ruhlarında mucitlik yatar,yeni şeyler üretmeye,yeni icatlar yapmaya meraklıdırlar.Bu insanlar başkalarının yaşamalarını 'iyileştirme' arzusundadır, aykırı bir ruha sahiptirler,toplum içinde devrimci özellikler gösterirler.Özellikle 50 li yaşlar bu insanlar hayatında başarılı olacakları zamana denk gelir.
Son Dördün Ay Fazı
Bu insanlar doğal danışmanlardır,bu kişiler çok akılcı tavsiyeler verirler.Onların sözleri başkalarının ufuklarını açar.Plancı bir kafaya sahiptirler,hayatlarında esnekliğe yer yoktur,farklı koşullara kolay uyum sağlayamazlar.Geçmişe bağımlıkları vardır,karamsardırlar,bu Ay Fazında doğanların çoğu depresif özellikler gösterirler.Bu insanlar için geçmişi unutmak,geçmişin zincirlerinden kurtulmak yapabilecekleri en iyi olacaktır,geçmişe takıntılı kaldıkları sürece hayatta ilerlemeleri hiç bir zaman mümkün değildir.Özellikle geç yaşları oldukça verimli geçecektir.
Balzamik Ay Fazı
Balzamik Ay fazında doğan kişilerin sezgileri çok keskin kişilerdir.Burada artık ışık yoktur,kişi içine dönük,derin bir ruhsallığa sahiptir.'Bitirmek' bu kişi için önemlidir ,eskimiş,çürümüş olanı sonlandırmak bu kişinin tabiatında vardır.Bu fazda doğan kişinin dünyada bilemediği bir misyonu vardır,hayatında kendini büyük olayların ortasında çok kolay bulabilir.Hayatı garip ilerleyen bir hayattır,kişi de kendi hayatına üstün gelememe ,kendi kararlarını hayata geçirememe gibi durumlar görülür,çünkü hayatın her zaman bu kişi için başka bir planı vardır ve genellikle bu plan kişinin iyiliği içindir.Doğayı sever,içinde doğal bir bilgelik vardır,evrenle bir olduğunu hisseder.Gizemli ve mistik olan herşeyden hoşlanır.Hayatı sürekli değişimlere tabidir.
© Kadim Astroloji Analisti Erdem

5 Ocak 2018 Cuma

Dedeler,Büyükanneler ve Torunları
'Dedesi koruk yemiş,torununun dişi kamaşmış' bu Anadolu Ata sözü nesillerin birliğini gösteriyor,büyükbabalarımızın ve büyükannelerimizin yaptığı hareketlerin,yaşadıkları yaşamların bize etki edeceğini ve kaderimizi şekillendireceğini gösteriyor.Vedik Astroloji de yaşam yolumuzu gösteren Rahu(Kuzey Ay Düğümü) ve Ketu(Güney Ay Düğümü) gezegenleri bir çok konuyu temsil ederler ve yaşamımızda bu konuları yönetirler,şüphesiz en önemli temsilcilikleri yaşam yolumuzu göstermeleridir,gideceğimiz yönü işaret etmeleridir.Bunun dışında Rahu neyi temsil eder?Rahu doğum haritamızda babamızın babasını(dedemizi) ve annemizin annesini(Ananemizi) temsil eder.Ketu ise Vedik astroloji de Annemizin Babasını(Dedemizi) ve Babamızın Annesi(Babaannemizi) temsil eder.Ama bu nasıl olur Rahu bizim yaşam yolumuz?Evet tam olarak öyle yaşam yolumuzda kesinlikle babamızın babası ve Annemizin Annesinin kaderleriyle büyük benzerlikler olacaktır,aynı fırsatlar yakalanacak,aynı zorluklar yaşanacaktır,hayatta neler yaşayacağınızı bilmek istiyorsanız Babanızın Babasının ve Annenizin Annesinin kaderlerini dikkatli şekilde inceleyin.Peki Ketu nedir?Ketu bizim yaşam yolumuzda başarıya ulaşmak ve ruhumuzun doyuma ulaşması için bize yardım edecek yeteneklerdir ve nasıl yeteneklere sahip olduğunuzu nasıl anlarsınız?Ketunun temsilciliğini yaptığı Annenizin Babasının ve Babanızın Annesinin sahip olduğu yeteneklere,hayatta başardığı işlere bakın bunlar sizde de mevcut olacaktır.Dedeler,Ananeler, Babaanneler ve torunları ömür boyu etkileşim içinde olacaklardır ve yaşam yolları birbirlerininkine çok benzeyecektir,Dedelerin ve Büyükannelerin günahlarının da,sevaplarının da ilahi cevapları torunlarının hayatında ortaya çıkacaktır.
© Kadim Astroloji Analisti Erdem






4 Ocak 2018 Perşembe

Lahmacun
Eski paganik gezegen ritüelleri hayatımızın bir çok yerinde yaşamaya devam etmektedir.Örneğin Lahmacun bir ritüel yemeğidir ve eski kadim medeniyetlerde Güneş ritüelleri sırasında ritüel sonrasında yenildiği için Güneş diski şeklinde hazırlanırdı hala da öyle hazırlanır.Arapça da adı “lahm ü macin”dir, et ve yoğurulmuş hamur anlamına gelir.Asıl ismin kökeni ise Lahm-ı Acun dur.Lahm leyimlemek,birleştirmek anlamına sahiptir ayrıca 'et' anlamı da vardır,Acun ise evren demektir,yani Lahmacun 'Evrenin Birleştirilmesi ' anlamına gelir,alternatif olarak 'Evrenin Ekmeği' yada 'Evrenin Eti' anlamları da vardır.Eski paganik toplumlarda ritüel sonrası yapılan yemekler meşhurdur..Lahmacun konusunda en eski belgeler yaklaşık 5000 yıl önce Mezopotamyada kurulmuş Babil medeniyetinin yazıtlarında bulunmuştur.Şimdi eskinin bir çok paganik ritüel yemekleri Anadolunun güzel sofralarında yaşıyor..
© Kadim Astroloji Analisti Erdem
Gezegen Karakteristikleri
Gezegenlerin belirgin karakteristik özellikleri vardır,bu özellikler her daim doğum haritasında bu gezegenlerden sorulur.
Yükselen Burç:Kişinin karakteri,kimliği,dış görünüşü,sağlığı
Güneş-Kişinin liderlik yetenekleri,ün ve isim kazanması,Kişinin ruhu
Ay-Kişinin yaratıcı hayal gücü,duygusal tepkileri
Mars- Kişinin cesareti ve azmi
Merkür-Kişinin iletişim yeteneği,entelektüel kapasitesi
Venüs-Kişinin aşk hayatı ve sosyal hayatı,zevkleri,beğenileri
Jüpiter-Kişinin dünya görüşü,din ve ahlak anlayışı
Satürn-Kişinin sorumluluk duygusu,zorlu işlerin altından kalma potansiyeli
Uranüs-Kişinin özgür olma ihtiyacı hissettiği hayat alanı,sıradışı yaklaştığı konular
Neptün:Kişinin kandırıldığı,ilüzyona uğradığı alan,derin sanat yetenekleri
Pluton:Kişinin sürekli değişime tabi olduğu hayat alanı,kişinin üstün gelemediği hayat şartları
Kişinin hayatının hangi alanı hakkında bilgi alınmak istiyorsa,öğrenilmek istenen konuyu temsil eden gezegenin doğum haritasında ki durumuna bakılmalıdır.
© Kadim Astroloji Analisti Erdem